TC Sağlık Bakanlığı verilerine göre Beden Kitle İndeksi 30’un üzerinde olanların genel nüfusa oranı yaklaşık yüzde 30 gibi ürkütücü rakamlara ulaşmıştır. Diğer bir deyişle Türkiye’de her 3 kişiden biri obezdir. Obezite birçok faktörün bir araya gelmesi ile meydana gelmektedir.
Türkiye Hastanesi Obezite Ve Mide Balonu Uygulaması Bölümü’nden Doç. Dr. Mehmet Bayram Gastroenteroloji Uzmanı konuyla alakalı bilgilendirme yaptı.
Çağımızın hastalığı obezite özellikle gelişmiş gıda endüstrisi körüklediği fastfood yemek alışkanlığı ve bu gıdaların içerisinde bulunan ve tatlandırıcı olarak kullanılan mısır şurubunun içerdiği fruktoz nedeni ile çok hızlı kan şekeri yüksekliği, hızlı insülin deşarjı yapması tekrar acıkarak 2. veya 3. porsiyonları yeme isteğini doğurmaktadır. Sonuç olarak meydana gelen fazla kalori alımı obezite ile direkt ilişkilidir.
Obezite tüm sistemleri etkilemekte ve vücuda ciddi zararlar verebilmektedir. Özellikle depresyon, uyku apnesi, astım, reflü, safra kesesi taşları, kas iskelet sistemi hasarları, hipertansiyon, hiperlipidemi (kolesterol ve trigliserid yüksekliği), insülin direnci, Diyabet hastalığı, polikistik over, meme-over-rahim ve kolon kanser insidansında artış başlıca ilişkili hastalıklardır.
Obezite bu kadar çok sistem ve organı ilgilendiren ve yaşam kalitesini etkileyen önemli bir sağlık sorunu ve sosyoekonomik problemdir. Diyet, davranış modifikasyonları ve iştah baskılayıcı tedaviler obezitenin tedavisinde maalesef nadiren başarılı olmaktadır.
Mide Balonu: İntragastrik balonlar, obezitenin tedavisinde diyet modifikasyonları ve etkili egzersiz programları ile beraber erken doymayı sağlamak için eskiden beri kullanılmaktadır. Bu yöntemde silikon elastik bir balon endoskopik olarak mideye yerleştirilmekte ve şişirilmektedir.
Bu balonların midede yer kaplaması kişinin yemek yemesini azaltmasına, daha erken ve daha az gıda ile doymasına yol açmak suretiyle kilo vermesine yardımcı olmaktadır. Kilo vermeye yardımcı olan bu işlem ile birlikte hastanın diyetine uyması ve egzersiz yapmayı sürdürmesi mutlaka gerekmektedir. Çünkü balonun çıkartılmasıyla birlikte diyet ve egzersizini sürdürmeyen hastalarda tekrar kilo artışı olabilmektedir. Mide de kalış süresi balon çeşitlerinde değişiklik göstermektedir ve balon takılması sonrası gelişen yan etkileri en aza indirmek için başta az sonra artan miktarlarda şişirilen mide balonu çeşitleri mevcuttur.
-Mide balonu kilo vermek isteyen ve endoskopiyi tolere edebilen herkese uygulanabilmekle birlikte endikasyonları
-BKİ 30–39 kg/m2 arasında olanlarda belirgin şişmanlığa bağlı sağlık problemleri olan ve çeşitli kilo kontrolü programlarına rağmen kilo veremeyen hastalara
-Morbid obez (VKİ 40 veya VKİ 35 ve ilave hastalıklar) olup ameliyat olmak istemeyen ameliyat risklerinden çekinen ya da yandaş problemler nedeniyle uzun süre anestezi alamayan hastalarda
-BKİ 40 ve üzerinde olanlar ile BKİ 35 ve ilave hastalığı olanlarda obezite cerrahisi, ortopedik operasyonlar ve diğer cerrahi operasyonlar öncesi fazla kiloyu düşürerek hastayı daha optimal şartlara çekerek oluşabilecek komplikasyonları ve ölüm riskini azaltmak amacıyla Mide Balonu kimlere uygulanamaz Duodenumda (oniki parmak bağırsağı) ve midede ülseri olan, 3 cm’den büyük mide fıtığı olan, Geçirilmiş mide ameliyatı olan, Psikiyatrik hastalığı olan bireylere uygulanmaz.
Obezite ameliyatlarına göre çok daha az bir riskle hastaya uygulanması.
-İşlemin Sedasyon anestezisi altında 15-20 dakikada endoskopi ünitesinde gerçekleştirilmesi.
-İşlem sonrası organ kaybının olmaması.
-Hastanın hastaneden yatış ya da yoğun bakım ihtiyacı olmaması.
-Hemen gıda alımına başlanabilmesi.
-Hastada 1 yıl süre ile mide balonunun kalabilmesi.
-Hastaların 1 yıl içinde diyet uyumu ile 30-50 kg kadar olan kontrollü kilo verebilmesi.
-Bir yıllık süreç içerisinde kilo vermesi yetersiz görülen ya da duran hastalarda balonun rezervinin şişirilerek hacminin arttırılabilmesi veya yüksek hacimle şişirilecek yeni bir balon takılabilmesi.
-İntragastrik balon uygulamasının maliyetinin obezite cerrahisine göre çok daha uygun olması.