Hamileyken alınan fazla kilo, çocuğun psikolojisini bozuyor, otizme bile neden oluyor
Hamile kadınların çoğu, hamilelik döneminde fazla yemek yeme eğilimindedirler. Hamileyken beslenmenize ne kadar dikkat etmeniz gerektiğini biliyorsunuzdur. Peki, fazla yemek yemenin, çocuğunuzun psikolojik gelişimini etkileyebileceğinizi hiç düşündünüz mü? Duke Üniversitesi’nin yaptığı araştırma, hamileyken alınan fazla kilo ve obezite durumunda, erkek çocukların otizm ve depresyon gibi psikiyatrik bozukluklar geliştirebileceğine dair ipuçları ortaya koydu. Gelin, hamileyken alınan fazla kilonun çocuk gelişimi üzerindeki etkisine birlikte bakalım…
Hamile kadınların yüksek yağlı besinlerle beslenmelerinin çocuk gelişimine etkisi üzerine Duke Üniversitesi tarafından çalışma gerçekleştirildi. Araştırmada, hamile kadınların aldığı fazla kiloların, gelişmekte olan erkek çocuklarda aşırı serotonin tüketimine yol açtığı ve bunun bağışıklık sistemindeki hücreleri tetikleyerek, çocukta depresyon benzeri davranışlara neden olduğu ortaya çıktı. Öte yandan hamilelik esnasında aşırı kilolu ya da obez olmanın anne sağlığını da riske attığı belirtiliyor. İşte, hamilelikte yağlı beslenme sonucu kilo alımının erkek çocuklar üzerindeki psikiyatrik etkisi…
HAMİLELİKTE FAZLA KİLONUN ERKEK ÇOCUKLARDA PSİKİYATRİK ETKİSİ
Duke Üniversitesi’nden Ph. Dr. Alexis Ceasrine ve ekibi, yüksek yağlı besinler tüketen hamile fareler üzerinde çalıştı. Araştırmada, annenin yüksek yağ ile beslenmesi sonucunda, erkek yavruların gelişmekte olan beyinlerindeki bağışıklık hücrelerinin, serotonini aşırı tüketim için tetiklediği ve yavrularda depresyon benzeri davranışlara yol açtığı bulgularına rastlandı. Araştırmacılar, insanlarda da benzer bir durumun olabileceğini söylüyor.
Depresyon gibi duygudurum bozuklukları olan kişiler genellikle zevkli etkinliklere olan ilgilerini kaybederler. Fareler için doğuştan zevkli bir aktivite şekerli su içmektir. Farelere seçme şansı verildiğinde sade musluk suyu yerine şekerli suyu içmeyi tercih ettiğinden, araştırmada musluk ve şekerli su kullanıldı.
Aşırı yağ ile farelerin, erkek yavrularının musluk suyu yerine şekerli suyu tercih ettiği görüldü. Yapılan araştırma, hamile kadınlardaki beslenmenin de, gelişim sırasındaki erkek yavruların beynini değiştirmiş olabileceği ihtimalini oluşturdu. Bu düşünceye sebep olan etkenlerden biri de serotonin oldu. İnsanlara ‘Mutluluk’ veren bir nörotransmitter olan serotonin, depresyonu olan kişilerde tipik olarak azalır. Yapılan araştırma sonucunda, depresif erkek fare yavrularının hem annelerinin karnında hem de yetişkinliklerinde beyinlerinde daha az serotonin olduğu keşfedildi.
MİKROGLİALAR SEROTONİNİ TÜKETİYOR
Araştırma ekibi ayrıca ‘mikroglia’ adı verilen bağışıklık hücrelerini araştırdı. Mikroglia, patojenler için bir güvenlik monitörü görür ve ölü sinir hücrelerini uzaklaştırır. Mikroglia ayrıca sağlıklı beyin hücrelerini bütün bir şekilde tüketmek için yeterli alana sahiptir.
Mikrogliaların serotonine aşırı düşkünlük gösterip göstermediğini görmek için, bir organel olan fagozomun içeriği 3D görüntülendi. Elde edilen analizde, erkek yavruların mikroglialarının, normal beslenen annelerin yavruların mikroglialarına göre daha fazla serotoninle dolu olduğu görüldü.
Bu çalışma, hamileyken kilolu olan annelerin yavrularındaki mikrogliaların, serotonin hücrelerini aşırı yeme eğiliminde olduğunu gösterdi.
Ceasrine, Duke Tıp Okulu'nda kadın hastalıkları ve jinekoloji alanında doçent olan Ph. Dr. Susan Murphy ile birlikte çalıştı. Yaptıkları bir araştırma, tıpkı farelerde gözlemlendiği gibi, insan plasenta dokusunda ne kadar çok yağ ölçülürse, erkeklerin beyinlerinde o kadar az serotonin olduğunu fakat dişi yavrularda bunun görülmediğini ortaya koydu.
NEDEN ERKEK ÇOCUKLAR?
Kız çocuklarının neden hamile annenin aşırı yağ tüketiminden etkilenmeyip, erkek çocukların etkilendiği ise hala araştırılıyor.
Yapılan araştırmada, hamilelerde yağdan kaynaklı fazla kilonun, erkek yavrularda kaygı, depresyon ve iletişim bozuklukları gibi nörolojik bozukluklara yol açabileceği görülmüştür.
